Hatay, depremden en çok etkilenen şehirlerin başında geliyor. Özellikle Antakya, bu büyük depremde yitip giden canların, yıkılan konutların ötesinde, bir “hafıza” kaybı da yaşıyor.
Şehrin birçok simgesi bugün ayakta değil. Kaybolan, boşalan mekânla birlikte geçmiş zaman da siliniyor; hatıralar ve tarih, bir enkaza dönüşüyor.
Gönül insanı hayırsever Doktor Serdal Kanuncu, Antakya Belediyesi tarafından 2012 yılında Yavuz Selim Caddesinde, avuçları göğe doğru açılan ve iki elden oluşan ve 3 semavi dinin simgelerini anlatan heykelin depremde zarar gördüğünü söyledi,
Depremde zarar gören şehrin barış ve kardeşliğini simgeleyen heykelin yeni dönemde de aynı yere yapılabileceğini anlatan Dr. Serdal Kanuncu, “Dönemin Antakya Belediye Başkanlığı tarafından, kadim kentin ‘çok dinli, çok dilli ve çok kültürlü’ yapısına dikkat çekmek üzere Balık Pazarı’nın olduğu kavşağa yerleştirilen heykel, kentimizi çok güzel bir şekilde anlatıyordu. Ellerini gökyüzüne açmışların coğrafyasında, inançların zenginliğiydi. O yüzden bir avucunda dünya ve diğer avucunda da diğer dinleri temsil eden semboller taşıyordu. Bunu tekrar yapabiliriz. Şehrimizin dostluk, barış ve kardeşliğini simgeleyen, ayrıca 3 farklı dine mensup insanlarımızın bu şehirde kardeşçe yaşadığını gösteren bu simgelere yeni Antakya’mızda mutlaka yer verelim” açıklamasını yaptı.