Sahipsiz bir takım olunca senden kimse korkmaz!…
Aleyhine karar vermek kolaylaşıyor, çünkü kimse hesap sormayacak. Yanlış da yapsa, o hakem yine görev alacak, yine maç yönetecek. İşte Hatayspor’un kaderi bu.
Mersin’de oynanan Hatayspor–Erzurumspor maçını yöneten Alpaslan Şen, emin olun, amatör ligde bile bu kadar rahat bir maç yönetmemiştir. Statta baskı yok, tribün tepkisi yok, itiraz eden, hesap soran yok. Böyle bir ortamda hakem için en kolay maçlardan biri oldu.
Kamil Ahmet Çörekçi’nin pozisyonunda VAR “bir daha izle” dedi, ama o kadar emindi ki kararından, dönmedi. Peki, aynı kararı dolu tribünler önünde, futbolun yaşadığı bir şehirde verebilir miydi?
Erzurum’un ilk golünde yan hakemin bayrağına bile bakmadı. Zaten Hatayspor’u 10 kişi bırakarak maçın dengesini bozmuştu; sonrası çorap söküğü gibi geldi.
Bu ülkede hakemlik kurumuna olan güvenin neden sarsıldığını anlamak zor değil. Böylesi rahat, sorumsuz yönetimlerle futbolun adalet terazisi hep şaşacak. Sonra da “yabancı hakem gelsin mi?” tartışmaları yeniden alevlenecek.
Elbette Hatayspor’un yenilgisini sadece hakeme bağlamak kolaycılık olur. Asıl mesele, sahipsizlik.
“Gözden ırak olan gönülden de ırak olur” diye bir söz var; Deprem sonrası Hatayspor da gönülden ırak oldu..
Mersin güzel bir şehir, insanları da samimi bir şekilde destek oldular; ama Mersin Stadı Hatayspor için hiçbir zaman “ev” olamadı. Rakipler içinse en kolay deplasman.
Takım zaten kalitesiz bir kadroya sahip. Üstüne disiplinsizlik, umursamazlık eklenince; Mersin Hataysporlu futbolcular için adeta bir “tatil” yerine dönüştü. Yenilgiler sıradanlaştı, oyuncular gamsızlaştı. Teknik heyet çaresiz, yönetim yönsüz.
Parasızlıktan yakınıp duruyoruz ama takıma yabancı teknik direktör getiriyoruz..
Hatayspor’un hali ortadayken, Almeida’nın bu kulüpte ne işi var?
Ekmek bulamıyoruz ama pasta alıyoruz. Yazık!
Bugün Hatayspor, plansız yönetimlerin elinde savruluyor. Para yok, kaynak arayışı yok; herkes gözünü belediyeye çevirmiş.
Oysa bu kulüp, bu şehrin umudu, Hatay’ın ayakta kalan son moraliydi.
Ne yazık ki o umut da söndü..
Allah sonumuzu hayır etsin. Yarınımız, bugünden daha kötü görünüyor.

