Hatayspor, geçen yıldan bu yana bir türlü öğrenemedi maçın 90 dakika olduğunu..
Attığı ilk golün, hatta iki farklı öne geçtiği maçları bile kazanamaz duruma geldi..
Evet, belki fiziksel hazırlık eksiklikleri bir etken olabilir..
Ancak sorun sadece bu değil…
Eğer oyuncuların içinde kazanma ruhu yoksa, isterseniz gece gündüz çalışın, kendinizi parçalasanız da sonuç değişmez. Ruhunu kaybetmiş bir takımdan ne bekleyebilirsiniz ki?
Oyuncuların çoğu da bunun farkında. Çünkü biliyorlar ki Hatayspor onlara mahkûm. “Transfer yasağı var, başka oyuncu alınamaz, öyleyse iyi de kötü de bize mecburlar” anlayışıyla sahaya çıkıyorlar.
Daha seremoniye adım attıkları an, gözlerinden kaybetmiş bir takım olduklarını okuyabiliyorsunuz. Yüzlerinde “Bu maçı kazanacağız” ifadesi yok. Hepsi memur zihniyetiyle Mersin’de mesai yapıyor.
Hatayspor küme düşse de umurlarında değil. Her hafta sanki “gazozuna maç” oynuyor gibiler.
İnançları yok, azimleri yok, kazanma hırsları yok!.
Bir futbolcu formasının ütüsü bozulmadan sahadan çıkıyorsa, hatta mağlubiyet sonrası sırıtarak dolaşıyorsa, orada sorun sadece sahadaki futbolda değildir; ruh tamamen kaybolmuş demektir.
Bir de bu tabloya, paramız çokmuş gibi yabancı teknik adam getiriyoruz. Beşiktaş’ta bir dönem oynamış, geçen sezon Bodrum FK’da yardımcı antrenörlük yapmış Hugo Almeida’yı Hatayspor’un “kurtarıcısı” diye getirdik!.
Kusura bakmayın ama “ayranı yok içmeye atla gider çeşmeye” bu tam anlamıyla israf! Çünkü ruhunu ve inancını kaybetmiş, yetenekten yoksun bir kadroya dünyanın en iyi hocasını getirseniz de hiçbir şey veremez.
Ne acı ki, kulübün üstü olmadığı gibi altı da yok. Altyapıya yatırım yapılmadı ki, hep göstermelik yapıldı..
Bugün “yetersiz” diye gönderilen altyapı çocuklarına bile muhtaç hale geldiniz.
“Hakem hatalarına dahi sessiz kalan, kulübün hakkını savunmaktan aciz bir yönetimin de ruhunu kaybettiğini görüyoruz.”
Hatayspor’un düşüşünü seyreden başkan ve yönetim bu tablo karşısında en ufak bir utanma emaresi göstermiyor. Oysa bu tablo bize açıkça 2. Ligi işaret ediyor. Ama yönetim sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyor.
İster istemez insanın aklına şu soru geliyor: Acaba iki sezon üst üste iki kez küme düşüren yönetim olarak tarihe geçmeyi mi planlıyorlar?
Pes doğrusu…