Kendini kaybedip yeniden bulan bir adamın, Benyamin Hakan Karahanlı’nın kaleminden çıkan “Harman” okuyucuyla buluştu.
Hayat yolculuğu çocuk yaşta ailesinden ayrılarak başlayan, yurt dışında büyüyen ve yıllar sonra ani bir kararla Türkiye’ye dönen Benyamin Hakan Karahanlı, içsel bir sorgulama, aşkın acısı ve insanın kendini arayışını kaleme aldığı ilk kitabı ile okurların karşısına çıkıyor.
42 yaşındaki Karahanlı, hayata sıfırdan başlayanların, yalnızlığı öğrenmişlerin ve bir yürek çarpıntısıyla duygularını bastırmak zorunda kalanların sesi oluyor. 5 çocuklu bir ailenin en küçüğü olarak dünyaya gelen Karahanlı, zorluklarla örülü bir yaşamın içinden geçerek, düşe kalka kendi benliğini inşa etmiş bir isim.
“Sen bana Yaren, seni sevdiğimi zannettim demiştin” cümlesiyle kalbinde derin izler bırakan bir aşk hikâyesiyle şekillenen Harman, sadece bir sevdanın değil, aynı zamanda içsel bir yüzleşmenin hikâyesi. Yıllarca yurt dışında yaşayan yazar, Türkiye’ye döndüğünde tanıştığı bir insana duyduğu güvenin ve sevginin aslında bir yanılsama olduğunu fark ettiğinde, kalemini kendine çevirmiş. Aşk sandığı duygunun, kendi içindeki boşlukla harmanlandığını fark etmiş…
Deneme ve Anlatı Arasında
Edebi derinliğiyle dikkat çeken kitap, bir roman gibi başlayıp bir deneme gibi devam ediyor. Paragraflar arasında bazen felsefi sorgulara, bazen de şiirsel bir hüzne rastlamak mümkün. Her satırda bir ömür birikmiş, her cümlede bir yüzleşme var.
Karahanlı, kitabında şu güçlü mesajı veriyor:
“Her şeye rağmen ayakta kalmalı insan. Ne olursa olsun, hayatı sevmeli, kendine inanmalı. Asla pes etmemeli.”
Umudu ve İnancı Elinden Bırakmayanlara
Kitap, yalnızca bir bireyin hayat yolculuğu değil; aynı zamanda ait olamayanların, aşkı susarak yaşayanların ve kalbinde felsefeyle büyüyenlerin anlatısı. Kendi yaşamından örneklerle, sevginin, hayal kırıklıklarının, dayanmanın ve kendini yeniden inşa etmenin mümkün olduğunu anlatıyor.
“Harman” şimdi raflarda.
Bu kitap, belki de senin hikâyen…