Hatay’ın Hassa ilçesine bağlı Küreci Mahallesi’nde, 2023 depreminin ardından yaşam mücadelesi veren hayvancılıkla geçinen çiftçiler, yaşadıkları mağduriyeti dile getirerek yetkililere çağrıda bulundu.
Deprem sonrası evleri ve ahırları yıkılan çiftçilere, dönemin kaymakamı ve valisinin bilgisi dahilinde Güzlek mevkiindeki mera alanına geçici olarak yerleşme izni verilmişti. Aradan geçen iki yılı aşkın sürede ise ne kalıcı konut sağlandı ne de hayvancılığa uygun ahır desteği verildi.
Ancak son günlerde çiftçiler, mera alanını boşaltmaları yönünde ciddi baskılarla karşı karşıya kaldıklarını ifade ediyor. İddialara göre, köy evleri inşaat işini üstlenen firma temsilcileri ve jandarma ekipleri, yazılı bir tahliye kararı olmaksızın bölgeye gelerek üreticilerden alanı boşaltmalarını talep ediyor.
Hayvancılıkla uğraşan çiftçiler, bu durumun hukuki bir dayanağı olmadığını, ancak kendilerine yönelik psikolojik baskının her geçen gün arttığını söylüyor. “Herhangi bir resmi evrak gösterilmiyor. Ama sürekli baskı altındayız. Bize ‘burayı boşaltın’ deniyor, ama nereye gideceğimiz, hayvanlarımızla nerede barınacağımız söylenmiyor” diyerek yaşadıkları belirsizliğe dikkat çekiyorlar.
EV YAPILACAK ALAN VARKEN, NEDEN MERA?
Küreci Mahallesi’nde şu anda iki ayrı bölgede köy evi inşaatları devam ediyor ve bu yeni yapılarla mahalle sayısı 3’ten 5’e çıkmış durumda. Çiftçiler, ev yapımı için uygun rezerv alanların hâlâ mevcut olduğunu, bu nedenle özellikle hayvancılığın yapıldığı Güzlek mevkiinin tercih edilmesinin düşündürücü olduğunu vurguluyor.
İddialara göre mahalle muhtarı, Güzlek bölgesine 30 yeni köy evi yapılacağını belirterek bölgenin boşaltılmasını istiyor. Çiftçiler ise Güzlek’te yapılmak istenen konutların, mera alanına komşu bazı özel arazilerin değerlenmesi amacı taşıdığını, bu durumun rant amaçlı olabileceğini savunuyor.
MERA ALANLARI RANT İÇİN DEĞİL, ÜRETİM İÇİN KULLANILMALI
Depremde evlerini, ahırlarını kaybeden ve o günden bu yana hayvancılıkla ayakta durmaya çalışan üreticiler, yetkililere şöyle sesleniyor:
“Biz bu ülkenin etini, sütünü üretiyoruz. Mera alanları bizim yaşama ve üretme alanımızdır. Rant için değil, üretim için kullanılmalıdır. Baskı görmek değil, destek bekliyoruz. Devletimizden tek isteğimiz, bu yanlış kararlara dur demesi ve biz üreticilere sahip çıkmasıdır.”
